17 Ocak 2012 Salı

Modern Çağın "Büyük Birader"i



Yıllardır süregelen “Büyük Birader bizi gözetliyor” tartışmalarına Facebook, Twitter gibi ağların yeni bir boyut kazandığını da söylemek mümkün. Bu söylemin yerini “Artık tüm Dünya bizi gözetliyor ve bunu da bizim ‘rızamıza dayalı’ yapıyor” söylemi aldı.

Özel hayatlar, radikal görüşler, söylemler, hatta fotoğraflar, videolar arık ortada. Ünlüler ve siyasiler birbirlerine Twitter’dan cevap veriyor. İşin daha ilginç tarafıysa, bir zamanlar ‘ulaşılmaz’ dediğimiz kurumlar ve şahıslar artık “bir enter uzaklıkta”.

Sosyal paylaşım ağlarında herkesin eşit söz hakkına sahip olması öne çıkan başka bir unsur. Öyle ki sıradan vatandaş ünlü kişi ve kurumların mesajlarını takip edebiliyor, paylaşabiliyor. Bugün bir köşe yazarı, hem devlet büyüklerinin, hem diğer ünlülerin, hem de vatandaşın takip ettikleri arasında yer alabiliyor.

Özellikle Twitter, ‘gazetecilik’ anlayışına da farklı bir boyut getirmeye başladı. Daha önce doğru habere ulaşabilmek için büyük çaba harcayan gazeteciler, artık haber kaynağı olarak bu sosyal ağlardan faydalanıyorlar. Magazin muhabiri, magazine konu isimleri, spor muhabiri ise spor adamlarını, klüpleri takip ediyorlar. Bir Tweet, bir habere dönüşüyor. Gazeteci, haberin güvenilirliğini okuyucusuna duyururken “Twitter’dan açıkladı.” ifadesini kullanılıyor.

Sosyal paylaşım siteleri sayesinde artık vatandaş da bir gazeteci gibi, haberleri yorumlayarak arkadaşlarına duyuruyor, onun arkadaşları da kendi arkadaşlarına duyuruyor .

Öyle ki Vatandaş kendi gündemini özgürce sosyal ağlarda belirliyor.

2011’de TWITTER İLE YAZILI BASININ GÜNDEMİ NE KADAR EŞLEŞTİ ?

PRNet Halkla İlişkiler Araştırma ve Değerlendirme A.Ş, Twitter’da 2011 yılında en çok bahsi geçen konu başlıklarıyla, yine 2011’de yazılı basında karşımıza çıkan başlıkları karşılaştırdı. Twitter gündemi ve Basının gündemi ne kadar tutuyor , adetler ile raporladı.

Bir Türk Twitter kullanıcıları dizini olan Twitterturk’un, 2011 yılını baz alarak ‘Twitter paylaşım ağı’ hakkında yaptığı geniş çaplı araştırma verilerine göre;

Twitter’da en çok konuşulan ’10 önemli ‘olay’ şu şekilde sıralandı:

1-Arap Baharı,
2-Şike iddiaları
3-Haziran 2011 Seçimleri
4-Van depremi
5-Terör
6-Ekonomik kriz
7-Bedelli askerlik
8-İnternet filtresi
9-Atanamayan/atanmayı bekleyen öğretmenler
10-Çılgın Proje

PRNet, aynı konuları basında çıkan haber adetlerine göre yeniden sıraladı.

1-Haziran 2011 Seçimleri (80.072 haber),
2-Van depremi (32.965 haber),
3-Terör (32.667 haber),
4-Ekonomik kriz (30.571 haber),
5-Şike iddiaları (22.446 haber),
6-Arap Baharı (10.112 haber),
7-Bedelli askerlik (6.135 haber),
8-Çılgın Proje (5.815 haber),
9-İnternet filtresi (2.779 haber),
10-Atanamayan öğretmenler (1.051 haber)

Twitter kullanıcılarının 2011’de hakkında en çok konuştuğu “Arap Baharı” konusu, yazılı basın sıralamasında 6. sırada yer alarak ciddi bir farklılık gösterdi.

80 bin haber ile Basın gündeminin birincisi olan “Haziran 2011 Seçimleri” ise Twitter’ın ‘en çok konuşulanlar listesinde 3. sırada yer aldı.

Basın Van depremini 2011’in 2. Gündem maddesi olarak belirlerken, Twitter’da Şike iddiaları, Van depremini geçti.

2011 yılında Twitter’da hakkında ‘En çok yorum yapılan kişiler’ ise şöyle sıralanıyor:

1-Hilal Cebeci
2-Erol Köse
3-Okan Bayülgen
4-Nihat Doğan
5-Cüneyt Özdemir
6-Murat Boz
7-Melih Gökçek
8-Ahmet Hakan Coşkun
9-Doğuş
10-Pucca

PRNet, aynı isimleri yazılı basında çıkan haber adetlerine göre yeniden sıraladı.

1-Melih Gökçek (6.407 haber),
2-Nihat Doğan (1.791 haber),
3-Ahmet Hakan Coşkun (1.670 haber),
4-Okan Bayülgen (1.311 haber),
5-Murat Boz (1.107 haber),
6-Cüneyt Özdemir (946 haber),
7-Erol Köse (858 haber),
8-Hilal Cebeci (750 haber),
9-Doğuş (337 haber),
10-Pucca (239 haber).

2011’de Pampişleri ile Twitter gündemine oturan Hilal Cebeci’nin yazılı basında 750 haber ile her yıl olduğundan çok daha fazla habere konu olduğu aşikar. Aynı şekilde Erol Köse de sansasyonel açıklamaları ile her ne kadar 7. sırada yer alsa da basında 858 adet habere konu oldu. Twitter’da 7. sırada olan Melih Gökçek ise Basın sıralamasında 1.’lik koltuğunda.

TV DÜNYASI’nda Twitter ve Yazılı basının gündemi eşleşti; MUHTEŞEM ZİRVE!

1-Muhteşem Yüzyıl
2-Kuzey Güney
3-Öyle Bir Geçer Zaman Ki
4-Behzat Ç.
5-Leyla ile Mecnun
6-Disko Kralı
7-Survivor
8-Fatma Gül'ün Suçu Ne
9-Yetenek Sizsiniz
10-O Ses Türkiye

PRNet, aynı TV başlıklarını yazılı basında çıkan haber adetlerine göre yeniden sıraladı.

1-Muhteşem Yüzyıl (8.022 haber),
2-Öyle Bir Geçer Zaman Ki (4.303haber),
3-Behzat Ç. (2.951haber),
4-Fatma Gül'ün Suçu Ne (2.781 haber),
5-Survivor (2.418haber),
6-Leyla ile Mecnun (876 haber),
7-Yetenek Sizsiniz (771 haber),
8-Kuzey Güney (751 haber), * yeni
9-O Ses Türkiye (408 haber), * yeni
10-Disko Kralı (254 haber).

“Muhteşem Yüzyıl”, hem Twitter’da hem de yazılı basında ilk sıraya oturarak muhteşem bir gövde gösterisi yaptı.
Kanal yöneticilerinin Muhteşem’in karşısına koyacak kadar güvendikleri yeni dizi “Kuzey Güney” Twitter’da 2. sırada. Kulvara yeni yayın döneminde çıktığı göz önünde bulundurulursa, yazılı basın adetlerinde de iddialı olduğu söylenebilir.

Spor camiasında Twitter’ın ilk 10’u ;

1-Fenerbahçe
2-Aziz Yıldırım
3-Trabzonspor
4-Galatasaray
5-Beşiktaş
6-NBA Lokavt
7-Alex
8-Arda Turan
9-Volkan Demirel
10-El-Clasico olarak sıralandığını görüyoruz.

PRNet, aynı spor markalarını, yazılı basında çıkan haber adetlerine göre yeniden sıraladı.

Fenerbahçe (105.696 haber),
Galatasaray (88.544 haber),
Beşiktaş (76.195 haber),
Trabzonspor (64.853 haber),
Aziz Yıldırım (11.994 haber),
Alex (11.813 haber),
Arda Turan (8.429 haber),
Volkan Demirel (3.006 haber),
NBA Lokavt (1.390 haber),
El-Clasico (683 haber)

TV Dünyasında olduğu gibi Twitter gündemi ve Basın gündemi yine eşleşerek Fenerbahçe’yi 2011’in zirvesine taşıdı.

Kürk ve Deri Fuarı Karşıtı Basın Açıklaması




İSTANBUL BAROSU HAYVAN HAKLARI KOMİSYONU VE KÜRKE HAYIR PLATFORMU'NUN 17-19 OCAK 2012 KÜRK VE DERİ FUARI ORTAK BASIN AÇIKLAMASIDIR.


17/18/19 Ocak 2012 tarihlerinde İstanbul TÜYAP fuar alanında gerçekleştirilecek olan "İSTANBUL DERİ & KÜRK 2012" fuarını protesto metnimiz, gerekçelerimizle, basın ve kamuoyu ile paylaşılır.

Kürk ve deri kullanımının artık eski çağlarda olduğu gibi zenginlik ve statü sembolü değil; cehalet, bilinçsizlik, görgüsüzlük ve duyarsızlık" olarak algılanmaya başladığını hemen hemen herkes biliyor.
Teknoloji ve iletişim çağının zirve yaptığı günümüzde, kürk ve deri ürünlerinin nasıl elde edildiği de artık herkesin bilgisi dahilinde bir gerçektir. Kürklü hayvanların, (biz kürk hayvanları demiyoruz) doğdukları andan itibaren güneşsiz, topraksız suni ortamlarda aylarca tutularak ağır eziyet altında geçen süreler sonunda daha acılı ve korkunç olan; elektrik verilmesi, canlıyken başlarına vurularak etkisizleştirilip, diri diri kürk ve derilerinin üzerlerinden soyulduğunu bilmeyen neredeyse yoktur. Bu insanlık dışı üretim ve işleme sürecine seyirci kalmak, hatta üreterek, satarak, satın alarak ya da susarak dahil olmak, sorumluluk bilincine sahip merhametli kişilerin asla kabul edemeyeceği bir tavırdır. Kürk hammaddelerinden bazılarının kedi, köpek, tavşan, tilki olduğunu bilen pek çok kişi; kendisine daha uzak olan, günlük hayatta rastlamadığı mink, vizon, samur gibi hayvanların da varlığını artık biliyor.

Canlıların yaşam hakları doğumla başlar ve biri diğerinden üstün kılınamaz.

Hele ki "KÜRK" kullanmak için öne sürülebilecek hiç bir tartışma götürür mazeret yoktur.
Kürk vahşetinin tamamen sonlandırılması için çalışmalarımız her platformda devam edecektir.

Türkiye'nin en büyük metropolünde bütün bu gerçeklerden habersizmiş gibi "korkunç cehalet ve vahşet ürünlerini" sergilemekten çekinmeyen "İSTANBUL DERİ&KÜRK 2012" fuarını bu nedenlerle protesto ediyor, bütün bilinçli, duyarlı insanları da bilinçli seçimler yapmaya ve protestomuza katılmaya davet ediyoruz.

Değerli basın mensupları, sosyal ağlardaki dostlarımız, duyarlı halkımız ve meslektaşlarımızla paylaşırız.



KÜRKE HAYIR PLATFORMU
İSTANBUL BAROSU HAYVAN HAKLARI KOMİSYONU

9 Ocak 2012 Pazartesi

Otuz Yaşa Mektuplar




Maceracı ol, sevgili gençliğim...

Kendin için macera şudur: Meslekte ve yaşamda büyük bir maceranın
içinde olduğun duygusuna sahip olmalısın. Aşk konusunda geniş ufuklar,
bir anlayış, büyük bir insan sevgisi sana egemen olmalı... İnsan mutlaka
kendine erkenden bir “macera hediye etme” şansını yaratmalıdır.
Bir insanın yaptığı güzel işler ve yapmayıp ertelediği işler, yaşanmamış
aşklar ileriki yaşlarda insanın içinde bir burukluk olarak kalabiliyor. Toparlayacak
olursam derim ki: “Sakın ha iş ve aşk konusunda hiçbir şeyi
erteleme...”

Ali Poyrazoğlu


Meri İstiroti başarılı iş insanlarını 30’lu yaşlarına geri götürdü. Ortaya çıkan mesajları kendi kaleminden derledi. “Otuz Yaşa Mektuplar” değerli iş insanlarının 30 yaşındaki kendilerine yazdıkları mektupları içeriyor. Gençleri, rol modelleri ile buluşturma misyonu taşıyan kitap; aynı zamanda, satışından elde edilecek gelirle sağlık bilimlerinde okuyan ihtiyaç sahibi öğrencilere de burs imkanı sağlıyor.

Meri İstiroti’nin kaleme aldığı Doğan Kitap’tan çıkan “Otuz Yaşa Mektuplar” D&R’larda okurlarıyla buluşmak üzere raflardaki yerini alırken İstiroti, eserin amacını şöyle tanımlıyor: “Amacım, günümüzün farklı değer yargılarıyla büyüyen, daha yüzeysel ve maddi değerlere erişmenin içsel derinliğe ulaşmaktan daha baskın olduğu gençliğimize “mentorlük” yapabilecek çok değerli şahsiyetleri yanı başlarına getirebilmekti. Her birinin yaşam serüvenlerini ve kendi gençliklerine yazdıkları mektupları okurken okuyucuların geleceklerini aydınlatabilmeyi arzuladım.”

“Otuz Yaşa Mektuplar” da her biri kendi mesleklerinde seçkin 44 isim, 30’lu yaşlarına geri dönüyor ve yaşadıkları tecrübelerle gençlere sesleniyor. Tiyatrocu, iş adamı, müzisyen, din adamı vb. farklı meslekten, farklı dinden, farklı kuşaktan ve farklı geçmişten 44 ayrı renk, bu eserde aynı çatı altında toplanıyor. Kimisi “keşke”leriyle, kimisi “iyiki”leriyle hem geçmişlerini yad ediyor, hem de kendilerini keşfetmenin keyfini yaşıyor ve yaşatıyor.

Bugünkü aklım olsaydı çok daha farklı davranırdım” dediğiniz olur mu? Bu kitapta; yaşanan çok değerli tecrübeler, kazanılmış başarılar, üst noktalara ulaşmak için yapılmış hatalar var... Kendi başımıza gelmese bile bu tecrübeleri okuyarak, hayat yolumuzu bir miktar daha bilinçli kat edebiliriz.

4 Ocak 2012 Çarşamba

İmmün İlişkili Hastalıklar

İlgilenenlere...