29 Ağustos 2010 Pazar

İlan


Beni aradığını biliyorum!

Şu an bu satırdasın.
Evet sen!

Google' da "ozan ezgi berberoğlu kız arkadaş" araması yapan 85.96.24.163.

Seni istiyorum.
Tanımayı yani...

"Alive" lütfen!

"Benim için mor giy!"
Böylece seni tanırım.




Kocaman gülücükler...

28 Ağustos 2010 Cumartesi

İdam Suçtur!






Bu sitenin fikri ilk ortaya çıktığında İranlı birçok kişi ile konuşup görüş aldım.

Bir İranlı “idam cezası suçtur” cümlemi kendi dilinde okuduğunda, “yolladığın sloganın bir anlamı yok” diye yanıt verdi.

Nedenini sorduğumda ise:

”İdam hükmü devlet tarafından verilir, neyin suç olup olmadığını da devlet belirler. Bu yüzden cümlenin geçerli bir anlamı yok” dedi.

Fikrini değiştirmesi için tek bir cümle kurmam gerekti:

“Devletlerin suç işleyebileceğini ABD’ ye yüzünü döndüğünde görebilirsin”

deathpenaltyisacrime.com

18 Ağustos 2010 Çarşamba

Anne


Bir çocuk için en dayanılmaz şey - ki kuşkusuz bir anne için de tam tersi geçerlidir- annesinin aşağılanmasına şahit olmaktır.
"Kavgacı" bir annenin çocuğu olarak, annemi üzen bir söze ve harekete nasıl sert tepki geliştirdiğimi ve nasıl sarsıldığımı biliyorum.

İki kardeşin aşağıdaki mektubunu okumanızı istiyorum.

Kâbuslarımızın gerçek olmasına lütfen izin vermeyin ve annemizin recm edilmesi olasılığına karşı sesinizi yükseltin! Bugün dünyanın her yerindeki insanlara ellerimizi uzatıyoruz. Ana yüreğinden yoksun, korku ve dehşet içinde geçen beş yılı geride bıraktık. Dünya bu felaketi görüp bir şey yapmayacak kadar zalim midir?

Bizler Sakine Muhammedi Aştiyani’nin çocuklarıyız, isimlerimiz Feride ve Sayid Muhammedi Aştiyani. Çocukluğumuzdan beri annemizin tutuklu ve bir felaketle karşı karşıya olduğu gerçeğiyle birlikte yaşadık. Aslını sorarsanız, “recm” o kadar korkunç bir kelime ki bu kelimeyi kullanmamaya çalışıyoruz. Bunun yerine annemizin tehlikede olduğunu ve öldürülebileceğini söylüyor ve herkesin yardımına ihtiyacı olduğunu söylüyoruz.

Bugün neredeyse hiçbir seçeneğimiz kalmamış durumda ve annemizin avukatı durumun tehlikeli olduğunu söylüyor ve bu yüzden de sizin yardımınıza başvuruyoruz. Kim olursanız olun ya da nerede yaşıyorsanız yaşayın, dünyanın her tarafındaki insanlara sesleniyoruz. Sizlere, İranlılara sesleniyoruz, biliyoruz her biriniz sevdiğiniz bir insanı kaybetmenin acısını ve kederini içinizde taşıyorsunuz.

Lütfen annemizin evimize geri dönmesine yardımcı olun!

Özellikle yurtdışında yaşayan İranlılara sesleniyoruz. Bu kâbusun geçekleşmesine lütfen engel olun. Annemizi kurtarın. Her an ve her saniye yaşadığımız kederi açıklamaya imkân yok. Korkumuzu ifade etmeye kelimeler yetmiyor…

Annemizi kurtarmamıza lütfen yardım edin. Lütfen yetkililere onu serbest bırakmaları için mektup yazın ve talepte bulunun. Lütfen onlara annemizin davası hakkında bireysel bir şikâyet olmadığını ve kendisinin kötü bir şey yapmadığını söyleyin. Annemiz öldürülmemeli. Sesimizi duyan ve yardımımıza koşan birileri var mı?

Feride ve Sayid Muhammedi e Aştiyani


İranlı bir anne olan Sakine öldürülmek isteniyor.

Daha önce de dediğimiz gibi:
Ahlak bacakların arasına hapsedildiğinden,
ağızlar, eller ve zihinler
özgürce ahlaksızlık üretebiliyor.


Ahlaksızlığa dur demek için bir şansınız var.
Buradan devam edin!

10 Ağustos 2010 Salı

Arayan Bulur


Blog sahiplerinin gelen aramalar üzerine kritik yapması pek yeni bir şey değil.
Ancak öyle aramalarla gelenler oluyor ki, insan paylaşmadan edemiyor.

Evlere şenlik anahtar kelime ve cümleler ile bloguma düşen insanlar genel olarak umduklarını bulamayıp hiçbir satırı okumadan çıkıyorlar elbette. Ama bazı örnekler var ki...

Şimdi Google' da yaptığı arama sonucu Çerçeve' ye gelen ancak aradığını bulamayan internet sörfçülerini tatmin etme zamanıdır.

Google araması:
acaba nonoş kelimesi türkçe bir kelime midir

Aramayı Adana' dan yapıp sayfada sadece bir saniye duran sevgili ziyaretçim. Meraklı olman gerçekten güzel. Ben de senin gibi meraklı bir zihne sahibim. Özellikle etimolojiye ben de aynı senin gibi takığım. (Kusura bakmazsın umarım, samimi olmak için ikinci tekil şahıs ile hitap ediyorum.)

Sorunun yanıtını senin için araştırdım. Etimoloji merakımı genelde Nişanyan' ın sözlüğünde tatmin edebiliyorum. Senin de sorunun cevabı kısmen bu adreste. Merak ettiğin diğer yüzlerce sözcüğün kökenini de aynı adresten öğrenebilirsin. Cümle içinde kullanmak istediğinde örnek teşkil etmesi açısından Top Ozan ve Doğruluk mu? Cesaret mi? yazılarımı inceleyebilirsin.

Kelimeyle bu denli ilgilenmenin sebebi sana "nonoş" diyor olmaları ise buna aldırma. Etimolojik nitelikleri kelimenin sana deniş amacını değiştirmeyecektir. Sebep büyük oranda çekememezliktir. Kendini böyle mutlu edebilirsin. Ayrıca bilmelisin ki birçok Türkçe kelime başka dillerde kötü anlama gelebilmektedir (fak <> "fuck", dik <> "dick" gibi) ya da tam tersi olabilmektedir (sik <> "sick"). Belki de "nonoş" bir uzak doğu dilinde "gümrah ovalarda zıplayarak otlayan minik beyaz kuzu" anlamına geliyordur.
Üzülme.

***



Google araması:
vahşice hayvanlarla porno

İstanbul' dan arama yapan sevgili okurum. Sayfamda iki saniye durmuş olmana rağmen sana "okurum" sıfatını sundum, kıymetini bil.

İlk olarak hayvanlarla seks (zoofili) üzerinde çok hassas olduğum konulardan biridir. Çünkü hayvanın rızası dışı olan bu cinsel istismar şekli, senin çocuğuna ya da küçük kız kardeşine yapılandan farklı değildir. Hayvanlar da korkuyu hisseder ve acı ile bağırırlar. Araman sonucu geldiğin yazımı okusaydın ne denli bir sapkınlık ve ahlaksızlık sarmalında kıvrandığını rahatça anlayabilirdin (bkz. Hayvana Tecavüz).

Aramanın başına "vahşi" kelimesini eklemiş olman ciddi bir cinsel açlığın içinde olduğunu gösteriyor ki; arama sırasında ekran karşısında nasıl göründüğünü çok net tahayyül edebiliyorum. Bu hayalinin gerçek olacağı günü hayal ederek yaşıyorsan şunu unutma: Vahşi hayvanlar için pipin sadece bir lokmadan ibaret!

Hayvanların seks videolarına izleyip mastürbasyon yaptıktan sonra yıkamadığın ellerinle dua ettiğin tanrından sana akıl ve vicdan vermesini diliyorum.
Sevgisiz günler.

Not - 1: Tövbekâr olup işin iç yüzünü öğrenmek istersen şu an organize etmekle uğraştığım nedenzoofili.com adresini ziyaret edebilirsin.

Not - 2: Bu cevap tüm şu aramaları yapan yurttaşlara da gelsin:
"insana zorla tecavüz eden hayvanlar", "erkeğin hayvanla seksi", "hayvana tecavüz", "hayvanlar ile cinsel ilişki", "insana tecavüz eden hayvan pornosu"...

***

Şimdilik bu kadar. İlginç aramalarla Çerçeve' ye gelip aradığını bulamayanlar! Lütfen bir kez daha gelin. Sorularınız cevapsız kalmayacak.

9 Ağustos 2010 Pazartesi

Klinisyenlik


Klinisyenlik zor iş...
Hele hayvan klinisyenliği: Kabus!

İşte örnekler:

Örnek - 1:

Sabahın köründe telefonum ısrarla çalar...
Kliniğin hattını acil durumlar için cebime yönlendirdiğimden yatağımdan telefonu uykulu sesle açarım.

- Alo buyrun!

- Merhaba Yeditepe Kliniği mi?

- Evet ben klinik sahibi Ozan.

- Burun estetiği fiyatı nedir ve ne kadar önceden randevu almamız lazım?

- Burun estetiği? Köpeğinize mi?

- Yooo, ne alaka? Kendime doktor bey.

- Burası veteriner kliniği hanımefendi.

Çat! Telefon suratıma kapanır.

***

Örnek - 2:


"Merhaba doktor beeey."

"Merhaba buyrun."

"Benim kedime aşı yaptırıcam da bahçede beslediğim, bizim sosyal güvenlik şeyimizden faydalandırabilir miyiz, yoksa pay ödüyor muyuz?"

"Ben doktor değilim hanımefendi, telefonlara bakmak için geldim, doktor gelince ona sorarsınız."

"Ay tüh öyle mi? Ne zaman gelir?"

"Tatilde, bir ayı bulur. Dilerseniz başka bir yere gidin."

"Öyle yapayım ben, sağol kardeş."

***

Örnek - 3:


Kürk mantolu bir hanım içeri girer. Buram buram parfüm kokusundan serseme dönmüş kedisini muayene masasına koyup bekler.

"Muayene masasında çok tedirgin oldu dilerseniz aşıyı kucağınızda iken yapalım."

"Tamam ama sonra iğneyi bana batırmayın doktor bey yanlışlıkla ay..."

"Keh keh keh, estağfirullah..."

***

Örnek - 4:

"Selam kardeş. Benim av köpeğini getirecem de, karaciğerinde bi yetmezlik var gibi, anlar mısın sen?"

"Elbette beyefendi, getirin bir kan analizi yapıp görelim, belki ultrasonografi. Siz nasıl anladınız problemi?"

"Yav ben emin olmak için getiriyim dedim, yoksa anlıyorum sağlıkçıyım ben de..."

"Aa çok güzel, dahiliye?"

"Yok yav, medikal malzeme dağıtıyorum toptancılara felan..."

Höng! Tepkisiz bakışlar.

"Estağfirullah efendim, o halde onaylamaya ne hacet? Siz diyorsanız doğrudur."

***

Yukarıdaki olaylar bizzat yaşadığım abukluklardan sadece dört tanesi.
Altına yorumları sıralamak isterim ancak çok ağır olur. :)

O nedenle yorumu size bırakıyorum.